Ey insan! Allah, nikahladıkları kadınların kendilerine dokunmadan ve nikahlamak istedikleri kadınlara bir mehir tayin etmeden onları boşamaları halinde iman edenler için bir günah olmadığını, fakat gönüllerini almak için onları faydalandırmalarını buyurur. Bu faydalandırmanın imkân ölçüsünde olup genişlik içinde olanın kendi durumuna göre, darlık içinde olanın da gücü yettiğince onları faydalandırma borcu olduğunu, bunun iyilik edenlerin üzerine bir vazife olarak örfe uygun olan bir faydalandırma olduğunu bildirir.
Allah, iman edenlere, nikahlanıp bir mehir tayin ettikleri kadınlara dokunmadan önce onları boşamaları halinde, tayin ettikleri miktarın yarısının onların hakkı olduğunu, ancak o kadınların almayıp bağışlamaları veya nikah ahdi elinde olan kocanın belirlenen mehrin tamamını vermesinin müstesna olduğunu bildirir. Bununla beraber Allah, kocaları olarak onların tayin ettikleri o mehirleri bağışlamasının takvaya daha yakın olduğunu haber verir. Allah, artık aralarında fazileti unutmamalarını, ne yapıyorlarsa hakkıyla gören olduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Fakat onlara gerçekten bir mehir ta‘yîn ettiğiniz hâlde kendilerine dokunmadan önce onları boşarsanız, artık ta‘yîn ettiğinizin yarısı (onlarındır). Ancak (o kadınların) bağışlamaları veya nikâh akdi elinde olanın (kocanın) bağışlaması (mehrin tamâmını vermesi) müstesnâ. Bununla berâber (kocaları olarak sizin) bağışlamanız takvâya daha yakındır. Artık aranızda fazîleti unutmayın! Muhakkak ki Allah, ne yapıyorsanız hakkıyla görendir. (Bakara, 237)”
Allahım, bizi ve neslimizi daima takvayı ve fazileti tercih edenlerden eyle.. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder