Ey insan! Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek yüzünü göğe çevirip durduğunu gördüğünü, kendisini hoşnud olacağı bir kıbleye mutlaka döndüreceğini ve artık yüzünü Mescid-i Haram tarafına, Kâbe’ye çevirmesini buyurur ve mü’minlere de nerede olsalar, namazda yüzlerini Kâbe tarafına çevirmelerini bildirir. Allah, mü’minlerin yüzlerini Mescid-i Aksa’dan Mescid-i Haram’a çevirmelerinin Rablerinden gelen bir hak olduğunu kendilerine kitab verilenlerin çok iyi bildiğini ve onların yapmakta olduklarından Allah’ın gafil olmadığını bildirir.
Allah, yemin ederek Resul-i Ekrem’e (asm) kendilerine kitab verilmiş olanlara Kâbe’nin hak bir kıble olduğuna dair her ne delil getirse de O’nun (asm) kıblesine tabi olmayacaklarını ve kendisinin de onların kıblesine tabi olmayacağını bildirir. Allah, kendilerine kitab verilenlerden bazısının, yahudilerin de diğer bazılarının, hristiyanların da kıblelerine tabi olmadıklarını haber verir. Allah, Celalinin hakkı için Resul-i Ekrem’i (asm) ikaz ederek kendisine vahiyle gelen ilimden sonra o kendilerine kitab verilenlerin arzularına uyarak takdir ettiği kıbleye uymazsa, o takdirde mutlaka kendilerine ve hakka zulmeden zalimlerden olacağını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “And olsun ki, eğer (sen) kendilerine kitab verilmiş olanlara her ne delil getirsen, (yine de) senin kıblene tâbi‘ olmazlar. Sen de onların kıblesine tâbi‘ (olacak) değilsin. Onların bazısı da (diğer) bazıların kıblesine tâbi‘ değildir(ler). Celâlim hakkı için, eğer sana (vahiyle) gelen ilimden sonra onların arzularına uyarsan, şübhesiz sen o takdirde, mutlaka zâlimlerden olursun! (Bakara, 145)”
Allahım, bizi ve neslimizi asla kendilerine ve hakka zulmeden zalimlerden eyleme.. Âmin..
Allah, yemin ederek Resul-i Ekrem’e (asm) kendilerine kitab verilmiş olanlara Kâbe’nin hak bir kıble olduğuna dair her ne delil getirse de O’nun (asm) kıblesine tabi olmayacaklarını ve kendisinin de onların kıblesine tabi olmayacağını bildirir. Allah, kendilerine kitab verilenlerden bazısının, yahudilerin de diğer bazılarının, hristiyanların da kıblelerine tabi olmadıklarını haber verir. Allah, Celalinin hakkı için Resul-i Ekrem’i (asm) ikaz ederek kendisine vahiyle gelen ilimden sonra o kendilerine kitab verilenlerin arzularına uyarak takdir ettiği kıbleye uymazsa, o takdirde mutlaka kendilerine ve hakka zulmeden zalimlerden olacağını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “And olsun ki, eğer (sen) kendilerine kitab verilmiş olanlara her ne delil getirsen, (yine de) senin kıblene tâbi‘ olmazlar. Sen de onların kıblesine tâbi‘ (olacak) değilsin. Onların bazısı da (diğer) bazıların kıblesine tâbi‘ değildir(ler). Celâlim hakkı için, eğer sana (vahiyle) gelen ilimden sonra onların arzularına uyarsan, şübhesiz sen o takdirde, mutlaka zâlimlerden olursun! (Bakara, 145)”
Allahım, bizi ve neslimizi asla kendilerine ve hakka zulmeden zalimlerden eyleme.. Âmin..