Ey insan! Allah, iman edenlere farz bir vecibe olan zekât olan sadakaları, eğer açıkça verirlerse farzda riya olmadığından onun ne iyi olduğunu, eğer gizleyerek fakirlere verirlerse, onun riya kapısını tamamen kapattığından kendileri için daha hayırlı olduğunu haber verir. Allah, böylece işledikleri kötülüklerinden bir kısmı olan kul hakkı dışındakileri örterek günahlarına keffaret kılacağını ve Allah’ın yapmakta olduklarından haberdar olduğunu bildirir.
Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek insanların hidayete ermesinin kendisine aid bir vazife olmadığını, ancak tebliğ olduğunu, ancak Allah’ın hikmetine binaen bir lütuf olarak dilediğini hidayete erdirdiğini haber verir. Ayrıca Allah, kullarından hayır ve hasenattan ne sarf ederlerse, onların kendileri için olduğunu bildirir. Allah, yalnız Allah’ın rızasını kazanmak arzusuyla hayır ve hasenattan ne sarf ederlerse, zaten onun ecir ve sevabını kendilerine tam olarak verileceğini ve karşılığını görme noktasında kendilerine haksızlık da edilmeyeceğini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “(Ey Resûlüm!) Onların hidâyete ermesi sana âid değildir (senin vazîfen ancak tebliğdir); fakat Allah, dilediğini (hikmetine binâen kendi lütfundan) hidâyete erdirir. Hem hayır (ve hasenât)dan ne sarf ederseniz, artık kendiniz içindir. Zâten (siz) yalnız Allah’ın rızâsını arzu ederek sarf edersiniz, bu yüzden hayır (ve hasenat)dan ne sarf ederseniz, (onun ecri) size tam olarak verilir ve (âhirette) size haksızlık edilmez. (Bakara, 272)”
Allahım, bizi ve neslimizi hidayet ettiğin, tebliğ vazifesini yerine getiren ve Senin rızanı arzulayarak hayır sarf eden kullarından eyle.. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder