8 Şubat 2015 Pazar

Kudüs’e yerleşin; ondan dilediğiniz yerde yiyin

Ey insan! Allah, Hz. Musa'nın (as) kavmini on iki kabile ve ümmete ayırmış, Tih çölünde su isteyince Hz. Musa'ya (as) asasını taşa vurmasını emredince on iki pınar fışkırdığını, her kabilenin içeceği yeri iyi bildiğini, onları bulutlarla gölgelediğini, gökten kudret helvası ve bıldırcın indirdiğini, nimetlere nankörlük ettiklerinden kendilerine zulmettiğini bildirir.
Allah, İsrailoğullarına olan nimetini hatırlatır ve onlara bir zaman Kudüs şehrine yerleşmelerini ve oradan diledikleri yerde yemelerini, afvedilmeleri için dua etmelerini ve Kudüs'e kapıdan secde eden ve hürmetle eğilen kimseler olarak girmelerini emreder ki bu vesile ile hatalarını ve günahlarını bağışlayacağını vaad eder. Bu bağışlanmaya mazhar olduktan sonra iyilik edenlere mükâfatlarını yakında arttıracağını müjdeler.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Bir zaman onlara şöyle denilmişti: “Şu şehre (Kudüs’e) yerleşin; ondan dilediğiniz yerde yiyin; ‘ حِطَّةٌ (Yâ Rab! Bizi affet!)’ deyin ve kapıdan secde eden (hürmetle eğilen) kimseler olarak girin ki sizin hatâlarınızı bağışlayalım. (Bu bağışlamadan sonra) yakında iyilik edenlere (mükâfâtlarını) daha da artıracağız.” (Araf, 161)”
Allahım, bizi ve neslimizi mağfiret ettiklerinden ve daima iyilik edenlerden eyle.. Âmin..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder