Ey insan! Allah, peygamberlerin Allah’ın hidayete erdirdiği kimseler olduklarını bildirir ve Resul-i Ekrem’in (asm) onların hidayetine tabi olmasını buyurur. Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek kullarına, Kur’ân’a karşı onlardan bir ücret istemediğini, Kur’ân’ın ancak asır tabakalarında saf tutan âlemler için bir nasihat olduğunu söylemesini bildirir.
Allah, yahudilerin, Allah’ın hiçbir insana bir şey indirmediğini söylediklerinde, Allah’ın şanına layık bir şekilde hakkıyla Allah’ı takdir edemediklerini haber verir. Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) öyle söyleyen o yahudilere, Hz. Musa’nın (as) insanlara bir nur ve bir hidayet olarak getirdiği Kitab olan Tevrat’ı ona kimin indirdiğini sormasını buyurur. Allah, ayrıca onlara Allah’ın indirdiği kitabları yalanlayan yahudilerin Tevrat’ı parça parça kâğıtlara ayırarak işlerine gelen bir kısmını açıkladıklarını, geleceği açıkça bildirilen son Peygamberin (asm) sıfatları gibi işlerine gelmeyen birçok âyeti de gizlediklerini söylemesini haber verir. Allah, ayrıca, bununla beraber hem o yahudilerin hem de atalarının bilmediği şeylerin Kur’ân’da öğretildiğini söylemesini buyurur. Allah, diğer kitablar gibi Tevrat’ı da Kur’ân’ı da indirenin Allah olduğunu o yahudilere söylemesini, sonra da onları kendi hallerine bırakmasını, daldıkları batıl içinde oynayıp durmalarını Resul-i Ekrem’e (asm) bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hâlbuki (yahudiler:) “Allah hiçbir insana birşey indirmedi” dediklerinde, Allah’ı O’nun şânına lâyık bir sûrette (hakkıyla) takdîr edemediler. De ki: “Mûsâ’nın insanlara bir nûr ve bir hidâyet olarak getirdiği Kitâb’ı kim indirdi? (Siz) onu (Tevrât’ı) parça parça kâğıtlar yapıp, onları(n bir kısmını) açıklıyorsunuz; (Muhammed’in sıfatları gibi) birçoğunu da gizliyorsunuz!” Bununla berâber ne sizin, ne de atalarınızın bilmediğiniz şeyler size (Kur’ân’da) öğretilmiştir. (Ey Resûlüm! Sen Tevrât’ı da, Kur’ân’ı da) “Allah (indirdi)!” de; sonra onları bırak, daldıkları (bâtıl) içinde oynasınlar! (En’am Suresi, 91)”
Allahım, bizi ve neslimizi hakkı açıklayan ve gizlemeyen kullarından eyle.. Âmin..
Allah, yahudilerin, Allah’ın hiçbir insana bir şey indirmediğini söylediklerinde, Allah’ın şanına layık bir şekilde hakkıyla Allah’ı takdir edemediklerini haber verir. Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) öyle söyleyen o yahudilere, Hz. Musa’nın (as) insanlara bir nur ve bir hidayet olarak getirdiği Kitab olan Tevrat’ı ona kimin indirdiğini sormasını buyurur. Allah, ayrıca onlara Allah’ın indirdiği kitabları yalanlayan yahudilerin Tevrat’ı parça parça kâğıtlara ayırarak işlerine gelen bir kısmını açıkladıklarını, geleceği açıkça bildirilen son Peygamberin (asm) sıfatları gibi işlerine gelmeyen birçok âyeti de gizlediklerini söylemesini haber verir. Allah, ayrıca, bununla beraber hem o yahudilerin hem de atalarının bilmediği şeylerin Kur’ân’da öğretildiğini söylemesini buyurur. Allah, diğer kitablar gibi Tevrat’ı da Kur’ân’ı da indirenin Allah olduğunu o yahudilere söylemesini, sonra da onları kendi hallerine bırakmasını, daldıkları batıl içinde oynayıp durmalarını Resul-i Ekrem’e (asm) bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hâlbuki (yahudiler:) “Allah hiçbir insana birşey indirmedi” dediklerinde, Allah’ı O’nun şânına lâyık bir sûrette (hakkıyla) takdîr edemediler. De ki: “Mûsâ’nın insanlara bir nûr ve bir hidâyet olarak getirdiği Kitâb’ı kim indirdi? (Siz) onu (Tevrât’ı) parça parça kâğıtlar yapıp, onları(n bir kısmını) açıklıyorsunuz; (Muhammed’in sıfatları gibi) birçoğunu da gizliyorsunuz!” Bununla berâber ne sizin, ne de atalarınızın bilmediğiniz şeyler size (Kur’ân’da) öğretilmiştir. (Ey Resûlüm! Sen Tevrât’ı da, Kur’ân’ı da) “Allah (indirdi)!” de; sonra onları bırak, daldıkları (bâtıl) içinde oynasınlar! (En’am Suresi, 91)”
Allahım, bizi ve neslimizi hakkı açıklayan ve gizlemeyen kullarından eyle.. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder