7 Eylül 2010 Salı

Yolcular yerini alsın

Bu öyle bir yolculuk ki, durmuyor, geriye dönülmüyor. 
Vakti gelen sermayesine göre istasyondan bir vasıtaya biniyor, yolculuğuna öylece devam ediyor.
Müflis ise, aç, yayan ve susuz olarak yoluna devam ediyor. Ta varacağı menzile kadar.
Orada da durmuyor, ya üst katlara çıkıyor veya mahzene.
O mahzen ki, zifirî karanlık.
Üst katlar göz kamaştırıyor.
Bunları gören, mahzen yolcusu ise diyor ki, keşke biraz çalışsaydım da mahzen yerine üst katlara çıksaydım.
Üst kat yolcusu ise, keşke biraz daha çalışsaydım da daha üstlere çıksaydım.
Evet, anladınız, bu yolculuk hayat yolculuğudur. 
Ruhlar âleminden, anne karnından, dünyadan, kabirden, mahşerden, sırattan ebede giden, neticesi ya cennet yada cehennem olan beşer yolculuğudur.
Dünyadaki hizmetine göre kabir istasyonundan bir vasıta ile yoluna devam eder.
O karanlık mahzen olan cehennemden kurtulmanın ve göz kamaştıran üst katlar olan cennet saraylarına girmenin yegane çaresi iman ve itaattir.
İşte, insanın önünde iki yol.
Öyleyse haydi birini seç.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder