Ey insan! Allah, Allah ve Resulü (asm) bir işe hüküm verdiğinde mü’min erkek ve mü’min kadınlar için başka seçme hakkı olmadığını haber verir. Allah, buna rağmen Allah’a ve Resulüne (asm) isyan eden kimsenin apaçık bir sapıklık ile dalalete düşmüş olacağını bildirir.
Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) bir hatırlatmada bulunarak kendisine hem Allah’ın hem Resul-i Ekrem’in (asm) nimet verdiği kimse olan evladlığı Hz. Zeyd’e (ra), zevcesi olan Hz. Zeyneb’i nikahı üzerinde tutmasını ve böyle bir hanıma sahib olduğu için de Allah’a karşı gelmekten sakınmasını söylediğini, bunun yanında Allah’ın kendisini ortaya çıkarıcı olduğu şey olan Hz. Zeyd’in boşadığı Hz. Zeyneb’i hanım olarak kendisine nikahlayacağını bildirdiği hükmü gizlediğini ve bunu insanlara söylemekten çekindiğini bildirir. Allah, çekinme hususundan Kendisinden çekinmesine daha layık olduğunu haber verir. Allah, Hz. Zeyd’in fazilet cihetiyle kendisini denk görmediği için Hz. Zeyneb’i ihtiyacı olan boşamayı yerine getirince onu Resul-i Ekrem’e (asm) nikahladığını, böylece hanımlarından boşanıp alakalarını kestiklerinde evladklık edindikleri kimselerin hanımları ile evlenmelerinde mü’minler için bir zorluk olmamasını, böylece Allah’ın emrinin yerini bulduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şöyle haber verir: “Hani (sen), kendisine hem Allah’ın ni‘met verdiği, hem de senin ni‘met verdiğin kimseye (Zeyd’e): “Zevceni üzerinde (nikâhında) tut ve Allah’dan sakın!” diyordun; Allah’ın, kendisini ortaya çıkarıcı olduğu şeyi ise, içinde gizliyordun ve insanlardan çekiniyordun. Hâlbuki Allah, kendisinden çekinmene daha lâyıktır. Buna rağmen Zeyd (kendisini fazîlet cihetiyle ona koca olarak denk görmediğinden) ondan ihtiyâcı (olan boşamasını) yerine getirince, onu sana (biz) nikâhladık; tâ ki, kendi (zevce)lerinden alâka(larını) kestikleri zaman evlâdlıklarının zevceleri (ile evlenmeleri husûsu)nda mü’minlere bir zorluk olmasın! Ve Allah’ın emri, (böylece) yerine getirilmiş oldu. (Ahzab, 37)”
Allahım, bizi ve neslimizi sadece Senden çekinen kimselerden eyle.. Âmin..
Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) bir hatırlatmada bulunarak kendisine hem Allah’ın hem Resul-i Ekrem’in (asm) nimet verdiği kimse olan evladlığı Hz. Zeyd’e (ra), zevcesi olan Hz. Zeyneb’i nikahı üzerinde tutmasını ve böyle bir hanıma sahib olduğu için de Allah’a karşı gelmekten sakınmasını söylediğini, bunun yanında Allah’ın kendisini ortaya çıkarıcı olduğu şey olan Hz. Zeyd’in boşadığı Hz. Zeyneb’i hanım olarak kendisine nikahlayacağını bildirdiği hükmü gizlediğini ve bunu insanlara söylemekten çekindiğini bildirir. Allah, çekinme hususundan Kendisinden çekinmesine daha layık olduğunu haber verir. Allah, Hz. Zeyd’in fazilet cihetiyle kendisini denk görmediği için Hz. Zeyneb’i ihtiyacı olan boşamayı yerine getirince onu Resul-i Ekrem’e (asm) nikahladığını, böylece hanımlarından boşanıp alakalarını kestiklerinde evladklık edindikleri kimselerin hanımları ile evlenmelerinde mü’minler için bir zorluk olmamasını, böylece Allah’ın emrinin yerini bulduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şöyle haber verir: “Hani (sen), kendisine hem Allah’ın ni‘met verdiği, hem de senin ni‘met verdiğin kimseye (Zeyd’e): “Zevceni üzerinde (nikâhında) tut ve Allah’dan sakın!” diyordun; Allah’ın, kendisini ortaya çıkarıcı olduğu şeyi ise, içinde gizliyordun ve insanlardan çekiniyordun. Hâlbuki Allah, kendisinden çekinmene daha lâyıktır. Buna rağmen Zeyd (kendisini fazîlet cihetiyle ona koca olarak denk görmediğinden) ondan ihtiyâcı (olan boşamasını) yerine getirince, onu sana (biz) nikâhladık; tâ ki, kendi (zevce)lerinden alâka(larını) kestikleri zaman evlâdlıklarının zevceleri (ile evlenmeleri husûsu)nda mü’minlere bir zorluk olmasın! Ve Allah’ın emri, (böylece) yerine getirilmiş oldu. (Ahzab, 37)”
Allahım, bizi ve neslimizi sadece Senden çekinen kimselerden eyle.. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder