Ey insan! Gidişata baktığında şu kısa dünya hayatından sonra bir hayatın olduğunu; zalimin zulmünde, mazlumun ahında gittiğini; kâinatta cereyan eden adaletin tamam olması için ahiretin olması gerektiğini aklen sen de kabul ediyorsun.
Şu vücudun, cihazların, duyguların dahi ebed için yaratıldığını sana haykırıyorlar. Vicdanın dahi onları tasdikliyor.
Bunlara rağmen sana bir korkutucu geldiğini nasıl inkâr ediyorsun? Sadece bu kadar had ve hesaba gelmeyen delilleri karartmak ve vicdanın sesini susturmak için mi Kur'ân'ın uydurulduğu yalanına sarılıyorsun? İşte gerçek zulüm ve yalan senin bu inkârındır.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: "İnkâr edenler dedi ki: “Bu (Kur’ân), onun (Muhammed’in) uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir; bu hususta O'na başka bir topluluk da yardım etmiştir.” Böylece (onlar), gerçekten zulüm ve yalanla geldiler. (Furkan, 4)"
Allahım, bizi ve neslimizi zalimlerden ve inkâr edenlerden eyleme.. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder