21 Haziran 2017 Çarşamba

İnsanı şereflendiren gece, Kadir Gecesi

Ey insan! Ancak ibadet için yaratılan insan, ibadetini ve hayatını idame etmesi ve vaktini geçirebilmesi için dünyevi meşgalelerle uğraşır. Dünya meşgaleleriyle uğraşırken dünya aldatıcı oyunlarıyla da insanı meşgul eder ve insan fani bir yolcu olduğunu, kulluk vazifesiyle yükümlü olduğunu gaflet yardımıyla şeytan ve nefsi ona unutturur. Sırf dünya için yaratılmış gibi bütün vaktini dünyaya sarf etmeye başlar.
Gaflete düşen insan yavaş yavaş ibadetten soğur, kulluğunu topal aksak yerine getirirken Allah, onu rahmetiyle kuşatacağı üç aylar mevsimine alır, onu kulluğun manevi havasıyla soluklandırır, sular ve körelmeye başlayan manevi duygularını tekrar canlandırır.
Ramazan-ı Şerif, o üç ayların sonuncusu ve en hayat bahşedenidir. Yeter ki kendine insan diyen onun havasıyla teneffüs etsin, hayat suyundan içsin, kuvvetlendiren gıdasından yesin. Yani Ramazan'ın hürmetini yerine getirsin, gündüzünü oruçla, gecesini teravih ve tilavetle geçirsin, istiğfar ile yüklerini indirsin, ibadet miracıyla kulluğun zirvesine çıksın. Allah'a tam bir kul ve hakiki bir insan olsun.
Mü'min kulları için Ramazan-ı Şerif'i böyle mübarek kılan Allah, onun içinde, bilhassa son on gecesinde aranması tavsiye edilen ve Kelamı olan Kur'an'ı indirmeye başladığı Kadir Gecesini bahşetmiş, insanı onunla taltif etmiş, şereflendirmiştir. Allah, insana lütfettiği Kur'an vesilesiyle Kadir gecesinde yapılan her bir amele, okunan her bir Kur'an harfine otuz bin sevab vererek seksen küsur senelik bir ibadeti arayan ve ihya eden kullarına bahşeder.
Allah, bizi ve neslimizi Ramazan-ı Şerif'i ve Kadir Gecesini ihya eden, razı olduğu kullarından eylesin.. Âmin..

14 Haziran 2017 Çarşamba

Allah, pis olanı temizden ayırsın

Ey insan! Allah, inkâr edenlerin mallarını insanları Allah yolundan men etmek için harcadıklarını, harcamaya devam edeceklerini, sonra bunun onlara bir pişmanlık vesilesi olacağını, sonra da mağlub olarak emeklerinin boşa gideceğini haber verir. Allah, mağlub olan o inkâr edenlerin yaptıklarının cezasını görmek üzere nihayet Cehenneme toplanacaklarını bildirir.
Mallarını insanları Allah yolundan men etmek için sarf eden inkârcıların Cehenneme toplanacaklarını bildiren Allah, böylece küfür ve inkâr ile pis olan kâfiri iman ile tertemiz olan mü’minden ayıracağını ve küfür ile pislenen kötüleri birbiri üstüne birbiri üstüne koyarak bir yığın halinde Cehenneme atacağını haber verir. Allah, feci son olan Cehenneme bir yığın halinde atılanların hakiki hüsran ve zarara uğrayan kimseler olduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Ki Allah, pis olanı temizden (kâfiri mü’minden) ayırsın ve kötüleri birbiri üstüne koyup hepsini yığsın da onu Cehenneme atsın! İşte onlar gerçekten hüsrâna uğrayanlardır. (Enfal, 37)”
Allahım, bizi ve neslimizi iman ile temiz olan ve Cehennemden muhafaza eylediğin mü’minlerden eyle.. Âmin..
 

13 Haziran 2017 Salı

Mallarını Allah yolundan men‘ etmek için harcarlar

Ey insan! Allah, iman edenleri Mescid-i Haram’dan men eden inkârcıların Kâbe yanında yaptıkları ve yapacakları duaların, bir kıymeti olmayıp ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan başka bir şey ifade etmediğini, işledikleri çirkin fiili yapmaları ve cezasını inkâr etmeleri halinde azabı tadacaklarını bildirir.
Allah, inkâr edenlerin mallarını insanları Allah yolundan men etmek için harcadıklarını bildirir. Allah, inkâr edenlerin mallarını daha da harcayacaklarını, sonra bu harcamalarının neticesini alamayıp bir pişmanlık vesilesi olacağını, sonra da hakkın karşısında mağlub olacaklarını haber verir. Allah, mağlub olan o inkârcıların nihayet Cehenneme sevk edilip cezalarını çekmek üzere orada toplanacaklarını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Şübhesiz ki inkâr edenler, mallarını (insanları) Allah yolundan men‘ etmek için harcarlar. Onları daha da harcayacaklar; sonra (bu) kendilerine bir pişmanlık (vesîlesi) olacak, sonra da mağlûb olacaklardır. Nihâyet, inkâr edenler Cehenneme (sevk edilerek, orada) toplanacaklardır. (Enfal, 36)”
Allahım, bizi ve neslimizi Allah yolunda sarf edip harcayan kullarından eyle.. Âmin..
 

12 Haziran 2017 Pazartesi

Onların Kâ‘be yanındaki duâları

Ey insan! Allah, Resul-i Ekrem (asm) aralarında iken ve istiğfar ettikleri müddetçe inkârcılara azab etmeyeceğini bildirmesine rağmen istiğfar etmeyip iman edenleri Mescid-i Haram’dan men etmeleri halinde ve Mescid-i Haram’a hürmet ve hizmet etmeye ehil olmadıkları halde Allah’ın onlara azab edeceğini haber verir. Allah, Mescid-i Haram’ın hizmetine ehil olanların ancak takva sahibi kimseler olduğunu, fakat onların çoğunun bunu bilmediğini bildirir.
Allah, iman edenleri Mescid-i Haram’dan men eden inkârcıların Kâbe yanında yaptıkları duaların, boşu boşuna ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan başka bir şey ifade etmediğini haber verir. Allah, dualarının boşa gittiğini haber verdiği inkârcılara hitab ederek inkâr etmekte olduklarından dolayı azabı tadacaklarını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Onların Kâ‘be yanındaki duâları ise, ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan başka bir şey değildir. Öyleyse inkâr etmekte olduğunuzdan dolayı tadın azâbı! (Enfal, 35)”
Allahım, bizi ve neslimizi Kâbe’ye layık olan takva sahiblerinden eyle.. Âmin..
 

11 Haziran 2017 Pazar

Neden Allah onlara azâb etmesin?

Ey insan! Allah, Kendisinden azabı isteyen inkârcılar için, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek onlar içinde iken Allah’ın onlara azab etmeyeceğini, hatta onlar günahlarına pişman olup istiğfar ederken de Allah’ın onlara azab edici olmadığını bildirir.
Allah, iman edenleri Mescid-i Haram’dan men eden ve Mescid-i Haram’a hizmet etmeye ehil olmayan inkâr edenlere azab edeceğini haber verir. Allah, Mescid-i Haram’ın hizmetine ehil onların ancak takva sahibleri olduğunu, fakat onların çoğunun bunu bilmediğini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hem onlar, (mü’minleri) Mescid-i Harâm’dan men‘ ettikleri ve onun (hizmetinin) ehli olmadıkları hâlde, neden Allah onlara azâb etmesin? Onun (hizmetinin) ehli olanlar, ancak takvâ sâhibleridir; fakat onların çoğu bilmezler. (Enfal, 34)”
Allahım, bizi ve neslimizi Mescid-i Haram’a hizmete ehil olan takva sahiblerinden eyle.. Âmin..
 

10 Haziran 2017 Cumartesi

Allah onlara azab edici değildi

Ey insan! Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) inkârcıların bir zaman tuzak kurduğunu haber verdiği gibi, bir vakit de Allah’a, inkâr ve alay edercesine Kur’an kendi katından bir hak Kitab ise üzerlerine gökten yağdırmasını veya kendilerine elemli bir azab getirmesini söylediklerini bildirir.
Allah, Kendisinden azab isteyen inkârcılar için, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek onların içinde iken Allah’ın onlara azab edecek olmadığını, günahlarına pişman olup tevbe ederek istiğfar ettikleri zaman da Allah’ın onlara azab edici olmadığını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hâlbuki sen onların içinde iken Allah onlara azâb edecek değildi. Onlar istiğfâr ederken de Allah onlara azâb edici değildi. (Enfal, 33)”
Allahım, bizi ve neslimizi istiğfar eden dünyevî, berzahî ve uhrevî azablardan muhafaza eylediklerinden eyle.. Âmin..
 

9 Haziran 2017 Cuma

Eğer Kur'an Senin katından bir Kitab ise

Ey insan! Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) tuzak kuran inkârcılara Allah'ın âyetleri okunduğunda onu işitip anladıklarını, eğer isterlerse benzerini söyleyeceklerini ve o âyetlerin evvelkilerin masallarından ibaret olduğunu söylediklerini bildirir.
Allah, kendilerine okunan âyetlerin evvelkilerin masalları olduğunu söyleyen inkârcıların bir vakit de Allah’a seslenerek kendilerine okunan Kur’an’ın Allah katından gönderilen bir hak kitab ise üzerlerine gökten yağdırmasını veya kendilerine çok acıklı ve elemli bir azab getirmesini söylediklerini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Bir vakit de: “Ey Allah! Eğer bu (Kur’ân), senin katından hak (bir Kitab) ise, haydi üzerimize gökten taş yağdır veya bize elemli bir azab getir!” demişlerdi. (Enfal, 32)”
Allahım, bizi ve neslimizi katından hak bir Kitab olan Kur’an’a tabi olan kullarından eyle.. Âmin..
 

8 Haziran 2017 Perşembe

Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman

Ey insan! Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek inkâr edenlerin bir zamanlar kendisini tutup bağlayarak engellemek veya öldürerek tamamen kurtulmak veyahut yurdundan çıkararak sürgün etmek için tuzak kurduklarını haber verir. Allah, inkâr edenlerin gaye ve tuzaklarını haber verdikten sonra onların tuzaklarını boşa çıkarmak üzere onlara tuzak kurduğunu ve Allah’ın tuzak kuranların en hayırlısı olduğunu bildirir.
Tuzak kuranların en hayırlısı olan Allah, inkâr edenlere âyetleri okunduğunda bunu işittiklerini, isteseler o âyetlerin benzerini kendilerinin de söyleyeceklerini, âyetlerin daha önce gelip geçmiş ümmetlerin masallarından ibaret olduğunu söylediklerini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman da: “Doğrusu işittik; eğer istesek elbette (biz de) bunun benzerini söyleriz. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir!” dediler. (Enfal, 31)”
Allahım, bizi ve neslimizi âyetlerin okunduğunda gerekli ihtiram ve itaati gösteren kullarından eyle.. Âmin..
 

7 Haziran 2017 Çarşamba

Onlar tuzak kuruyorlardı, Allah da tuzak kuruyordu.

Ey insan! İman edenlere hitab eden Allah, Allah’dan sakınmaları halinde kendilerine hak ile batılı birbirinden ayıracak bir anlayış olan furkanı vereceğini, kötülüklerini örtüp onlara mağfiret edeceğini haber verir ve buna bir delil olarak Kendisinin pek büyük ihsan sahibi olduğunu bildirir.
Allah, Resul-i Ekrem’e (asm) hitab ederek bir zaman inkâr edenlerin O’nu (asm) tutup bağlayarak tebliğ vazifesini engellemek veya öldürerek tamamen bitirmek veya en azından yurdundan çıkararak kendilerinden uzaklaştırmak için Resul-i Ekrem’e (asm) tuzak kurduklarını haber verir. Allah, inkâr edenlerin tuzak kurduklarını, fakat Allah’ın da onlara tuzak kurduğunu ve tuzak kuranların en hayırlısının Allah olduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “(Ey Habîbim!) Bir zaman inkâr edenler seni tutup bağlamak veya seni öldürmek veya seni (yurdundan) çıkarmak için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlardı (ama) Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır. (Enfal, 30)”
Allahım, bizi ve neslimizi inkâr edenlerin tuzaklarından daima muhafaza eyle.. Âmin..

6 Haziran 2017 Salı

Eğer Allah’dan sakınırsanız, size furkan verir

Ey insan! Allah, Allah’a ve Resulüne (asm) ihanet etmemelerini ve emanetlere hainlik etmemelerini bildirdiği iman edenlere, malları ve çocukları birer imtihan olduğunu, büyük mükâfatın ise ancak Allah katında olduğunu bildirir.
Allah, iman edenlere hitab ederek Allah’dan sakınmaları halinde Allah’ın kendilerine hak ile batılı birbirinden ayırma kabiliyeti ve anlayışı olan furkan vereceğini, dünyada iken işledikleri kötülükleri örteceğini ve günahlarını yüzlerine vurmayıp mağfiret edeceğini haber verir. Allah, bunları yapacağına delil olarak da Allah’ın pek büyük bir ihsan sahibi olduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Ey îmân edenler! Eğer Allah’dan sakınırsanız, size furkan (hak ile bâtılı ayıracak bir anlayış) verir, kötülüklerinizi örter ve size mağfiret eder. Çünki Allah, (pek) büyük ihsan sâhibidir. (Enfal, 29)”
Allahım, bizi ve neslimizi Senden sakınan ve furkan verip kötülüklerini örterek mağfiret ettiğin kullarından eyle.. Âmin..

5 Haziran 2017 Pazartesi

Mallarınız ve çocuklarınız ancak birer imtihandır

Ey insan! İman edenlere hitab eden Allah, Allah’a ve Resulüne (asm) ihanet etmemelerini ve bile bile kendilerine emanet edilenlere hainlik etmemelerini bildirir.
Allah, ayrıca iman edenlere malları ve çocuklarının kendileri için ancak birer imtihan olduğunu, sabrederlerse büyük mükâfatın ancak Allah katında olduğunu bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Ve bilin ki, mallarınız ve çocuklarınız (sizin için) ancak birer imtihandır, büyük mükâfât ise ancak Allah katındadır. (Enfal, 28)”
Allahım, bizi ve neslimizi katındaki büyük mükâfata erenlerden eyle.. Âmin..

4 Haziran 2017 Pazar

Allah’a ve Resûlüne ihânet etmeyin

Ey insan! Allah, iman edenlere bir zamanlar Mekke’de iken yeryüzünde az olduklarını, horlandıklarından güçsüz bırakıldıklarını, insanların kendilerini yakalayıvermesinden korktuklarını, fakat şükretmeleri için Allah’ın onları Medine’de barındırdığını, Ensar vesile kılarak yardımıyla kuvvetlendirdiğini ve temiz şeylerden onlara rızık verdiğini hatırlamalarını bildirir.
Allah, iman edenlere hitab ederek Allah’a ve Resulünü (asm) ihanet etmemelerini, ayrıca bile bile kendilerine emanet edilenlere de hainlik etmemelerini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Ey îmân edenler! Allah’a ve Resûl(ün)e ihânet etmeyin! Hem siz bile bile emânetlerinize de hâinlik etmeyin! (Enfal, 27)”
Allahım, bizi ve neslimizi Sana ve Resulüne (asm) ihanet ve emanetlere hainlik etmeyen kullarından eyle.. Âmin..

3 Haziran 2017 Cumartesi

Hatırlayın ki, bir zamanlar siz az idiniz

Ey insan! Allah, iman edenlere öyle bir fitneden sakınmalarını emreder ki o fitne ekserin kalbine güzel görünerek umumî bir musibetin geleceğini ve içlerinden sadece zulmedenlere dokunmayacağını haber verir. Allah, ayrıca o fitneye dahil olanlara karşı azabı pek şiddetli olan olduğunu bildirir.
Allah, iman edenlere bir zamanlar az olduklarını, yeryüzünün güzide şehri Mekke’de güçsüz bırakılmış ve horlanmış kimseler olduklarını ve düşmanların çokluğundan insanların her an kendilerini yakalayıvermesinden korktuklarını haber verir. Allah, Mekke’de zayıf halde olan mü’minleri şükretmeleri için Medine’de barındırdığını, yardımıyla kendilerini kuvvetlendirdiğini ve kendilerine temiz şeylerden rızık verdiğini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hatırlayın ki, (bir zamanlar) siz az idiniz, yeryüzünde (Mekke’de) güçsüz bırakılmış (horlanmış) kimselerdiniz, insanların (her an) sizi yakalayıvermesinden korkuyordunuz; fakat (Allah) sizi (Medîne’de) barındırdı, sizi yardımıyla kuvvetlendirdi ve size temiz şeylerden rızık verdi ki şükredesiniz. (Enfal, 26)”
Allahım, bizi ve neslimizi şükretmek için barındırdığını, yardımıyla kuvvetlendirdiğin ve temiz şeylerden rızıklandırdığın kullarından eyle.. Âmin..

2 Haziran 2017 Cuma

Öyle bir fitne ki, sâdece zulmedenlere dokunmaz

Ey insan! Allah, iman edenlere hitab ederek Resul-i Ekrem’in (asm) kendilerine hayat verecek şeylere kendilerini davet ettiğinde, Allah’a ve Resulüne (asm) icabet etmelerini haber verir. Allah, ayrıca Allah’ın kişi ile kalbi arasına girdiğini ve hesab vermek üzere mutlaka Allah’ın huzuruna toplanacaklarını bildirir.
Resul-i Ekrem’in (asm) davetine icabet edilmesini haber veren Allah, ayrıca öyle bir fitneden sakınmalarını haber verir ki ekserin hatasına bağlı olan o fitne geldiğinde içlerinden sadece zulmedenlere dokunmayacağını, o zalimleri hoş görüp meylettiklerinden umumî olacağını ve Allah’ın azabı pek şiddetli olan olduğunu bilmelerini bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Hem öyle bir fitneden sakının ki, (geldiği zaman) içinizden sâdece zulmedenlere dokunmaz (umûmî olur)! Ve bilin ki şübhesiz Allah, azâbı pek şiddetli olandır. (Enfal, 25)”
Allahım, bizi ve neslimizi umumî musibete sebeb olan her türlü fitneden sakınanlardan eyle.. Âmin..

1 Haziran 2017 Perşembe

Peygamber size hayat verecek şeylere sizi da‘vet ettiğinde

Ey insan! Allah, hakkı anlamayan sağırlar ve dilsizlerde bir hayır olsaydı, elbette onlara hakkı işittireceğini haber verir. Allah, hayır olmayan halleriyle onlara hakkı işittirse bile, yine onların haktan yüz çevirip batıla döneceklerini bildirir.
Allah, iman edenlere hitab ederek Resul-i Ekrem’in (asm) kendilerine hayat verecek şeylere davet ettiğinde, Allah’a ve Resulüne (asm) icabet etmelerini haber verir. Allah, iman edenlerin Allah’ın kişi ile kalbi arasına girdiğini bilmelerini ve hesab vermek üzere Allah’ın huzuruna toplanacaklarını bildirir.
Allah bu hususu bize şu âyetle haber verir: “Ey îmân edenler! (Peygamber) size hayat verecek şeylere sizi da‘vet ettiği zaman, Allah’a ve Resûl(ün)e icâbet edin! Ve bilin ki şübhesiz Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve (siz) muhakkak O’nun huzûruna toplanacaksınız! (Enfal, 24)”
Allahım, bizi ve neslimizi hayat verecek şeylerde Allah’a ve Reslüne (asm) icabet edenlerden eyle.. Âmin..